TÜRK EDEBİYATINDA GEMİ TEMALI ŞİİRLER

AHMET HAMDİ TANPINAR - SELAM OLSUN Selâm olsun bizden güzel dünyaya Bahçelerde hâlâ güller açar mı? Selâm olsun sonsuz güneşe, aya Işıklar, gölgeler suda oynar mı? Hepsi güzeldi kar, tipi, fırtına Günlerin geçişi ardı ardına. Hasretiz bir kanat şakırtısına Mavi gökte kuşlar yine uçar mı? Uzak, çok uzağız şimdi ışıktan, Çocuk sesinden, gül ve sarmaşıktan, Dönmeyen gemiler olduk açıktan, Adımızı soran, arayan var mı?... YAHYA KEMAL BEYATLI - SESSİZ GEMİ Artık demir almak günü gelmişse zamandan Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan. Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol; Sallanmaz o kalkışta ne mendil, ne de bir kol. Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli, Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli, Biçare gönüller! Ne giden son gemidir bu! Hicranlı hayatın ne de son matemidir bu. Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler; Bilmez ki giden sevgililer dönmeyecekler. Bir çok gidenin her biri memnun ki yerinden, Bir çok seneler geçti; dönen yok seferinden. CAHİT SITKI TARANCI - BATAN GEMİ İnsanlar dalgasına tutulmuş bir gemiyim! Sağa sola sallanıp,bakın,çırpınıyorum; Fakat bilmem ki sarhoş onlar mıdır,ben miyim; İnsanlar dalgasına tutulmuş bir gemiyim! Deliklerim açıldı tazyikinden suların; Kudurmuş denizinde hakkın çırpınıyorum! Güverteyi yıkıyor çığlığı yolcuların. Kudurmuş denizinde hakkın çırpınıyorum! Gittikçe kabarıyor,amanın,bu dalgalar; Ufuk sise gömülü,ne gelen var ne giden. Kaptan imdat düdüğü durmadan çalar! Kaptan imdat düdüğü beyhude çalar! Ne zaman kara yüzü göreceğim,ne zaman! Bir ümit dağılıyor çıkan her nefesimden. Batacağım galiba bir limana varmadan! Ne zaman kara yüzü göreceğim,ne zaman. MUNİS FAİK OZANSOY - GURBET TÜRKÜSÜ Herşey yabancı hissime, yalnız sen âşinâ, Yalnız sen, ayrılıkta teselli veren bana; Kardeş sen, anne sen, baba sen, sevgi, neş’e sen. Sensin bu gurbet ufkunu rengiyle süsleyen. Ey sinesinde doğduğum eşsiz, ılık deniz, Bilmem bilir misin? Acı şey ayrılık, Deniz! Artık yeter, yeter sonu gelsin bu gurbetin, Gönlümde ıztırabını duydukça hasretin, Ufkun dumanlı dağları yükseldi karşıma, Üstümde bir tavan gibi alçaldı, bak, semâ. Çağlar içimde daveti meçhul ufukların, Hasretli yolların, uzayan yolculukların... Ey yol hazırlığıyla sabırsızlanan gemi, Sen bâri anla derdimi, üzgün düşüncemi, Al, durmadan götür beni sonsuz denizlere, Mehtabı, fecri, akşamı bambaşka bir yere... AHMET KUTSİ TECER - DENİZ Şimdi her uyanık limandan uzak, Derinlerde engin bizi sarıyor. Güverteden korsan gibi aşarak Ne arıyor sular, kimi arıyor? Yolcular yolcular deniz çağrıyor, Çağrıyor kükreyen suların sesi. Kükreyen, çıldıran sular bağrıyor, Bağrıyor toplamak için herkesi. O yandan bir vapur, bu yandan yelken, Kimi dün kalkmıştır, kimi bu sabah. Kimbilir nereye doğru giderken Onları burada topluyor Allah. Ey şimdi hepsinin, ardımda kalan Yüzleri dağılmış, solgun birer iz. Hemşirem teselli, kardeşim yalan, Gidiyorum artık çağrıyor deniz, Çağrıyor ve sular bizi arıyor, Arıyor kükreyen, çıldıran sular, Geriye dönmek güç, ilerlemek zor, Ne uzak bir ışık, ne bir liman var. Yolcular, yol uzun ve her birimiz Ya küçük bir ilah, ya bir kahraman. Dalgalar, siz fakat yol gösteriniz, Nerdedir ruhumuz için son vatan? NAZIM HİKMET - HASRET Denize dönmek istiyorum! Mavi aynasında suların: boy verip görünmek istiyorum! Denize dönmek istiyorum! Gemiler gider aydın ufuklara gemiler gider! Gergin beyaz yelkenleri doldurmaz keder. Elbet ömrüm gemilerde bir gün olsun nöbete yeter. Ve madem ki bir gün ölüm mukadder; Ben sularda batan bir ışık gibi sularda sönmek istiyorum! Denize dönmek istiyorum! Denize dönmek istiyorum! ÖZDEMİR ASAF - PAY Ben pırıl pırıl bir gemiydim eskiden. İnanırdım saadetli yolculuklara. Adalar var zannederdim güneşli, mavi, dertsiz. Bütün hızımla koşardım dalgalara. O zaman beni görseydiniz. Ben pırıl pırıl bir gemiydim eskiden. Beni o zaman görseydiniz Siz de gelirdiniz peşimden. Ama simdi su aksam saatinde Son liman kendim, bu döndüğüm, Bilmiş, bulmuş, anlamış. Hatırımda, bir vakitler güldüğüm. Yoluna can serdiğim o kaçış. Simdi, şu aksam saatinde Dönüyorum görmüş, geçirmiş, atlatmış, Gözlerin doymayan sahilinde. ORHAN VELİ KANIK - AYRILIŞ Bakakalırım giden geminin ardından; Atamam kendimi denize, dünya güzel; Serde erkeklik var, ağlayamam. Gemiler TURGUT UYAR - AKŞAM ÜSTÜ RÜYASI Şimdi gemiler geçer uzaklardan Gönlüm güvertede sereserpedir. Işıklı geceler,saz sesleri, peynir ekmek Ne biletim ne param ne dostum var Pır pır eder yüreğim bakındıkça... -Uyan Turgut um, garibim, uyan Bura Terme'dir. Terme köprüsünden kamyonlar geçer, Irgatlar üç orada beş burada konuşurlar Bir gece başlar, yarı siyah, yarı kırmızı Cigaramı yakar evime dönerim... -Gidin gemiler, gidin Vardığınız yerlere selam edin Gün olur bütün kaygılardan uzak Ben de gelirim... FAZIL HÜSNÜ DAĞLARCA - GÖNLÜMÜN İNTİHAR ARZUSU Yaprak kokularında akşamı duyuyorum Ki beni yokluk denen yere yaklaştıracak. Yaprak kokularında akşamı duyuyorum Ki alnımda sulardan şarkılardan bir şafak. Sükûn bir gemi olur, gece bir deniz şimdi Ki yelken gibi açmış yasını gençliğimin. Sükûn bir gemi olur, gece bir deniz şimdi Ki geçer dalgaları içimden serin serin. Rüzgâr istiyorum ben ruhumun güllerine Ki bir anda yaşasın iç içe rüyalarım. Rüzgâr istiyorum ben ruhumun güllerine Ki dökülsün, dağılsın, yok olsun hülyalarım. CEMAL SÜREYA - BİR ÇİÇEK Bir çiçek duruyordu, orda, bir yerde, Bir yanlışı düzeltircesine açmış; Gelmiş ta ağzımın kenarında Konuşur durur. Bir gemi bembeyaz teniyle açıklarda, Güverteleri uçtan uca orman; Aldım çiçeğimi şurama bastım, Bastım ki yalnızlığımmış. Bir başına arşınlıyor bir adam mavi treni Keşke yalnız bunun için sevseydim seni. EDİP CANSEVER - BU GEMİ NE ZAMANDIR BURADA Bu gemi ne zamandır burada Çoktan boşaltmış yükünü Gece de ölmüş, rıhtım da bomboş Mavi bir suyun düşünü uyutur bir tayfa Arkada, güvertede Ah, neresinden baksam sessizlik gene. Yürürüm usuldan, girerim bir meyhaneye İçerde üç beş kişi Yalnızlık üç beş kişi Bir kadeh rakı söylerim kendime Bir kadeh rakı daha söylerim kendime -Söyle be! ne zamandır burda bu gemi -Denizin değil hüznün üstünde. Belki yarın gidecek Bir anı gelecek bir başka anının yerine. İnsan bazan ağlamaz mı bakıp bakıp kendine.
YAZAR
tunahanhakseverprofili Tunahan HAKSEVER