BEHÇET NECATİGİL KİMDİR, HAYATI, ESERLERİ

behçet Behçet Necatigil Behçet Necatigil, Türk şiirinin önemli isimlerinden birisidir. 1916 yılında İstanbul'da dünyaya gelmiş, küçük yaşta annesini kaybetmiş ve bu kayıp onu derinden etkilemiştir. İstanbul’daki Kabataş Lisesi’ni bitirdikten sonra, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümüne kaydolmuş ve burada önemli bir eğitim almıştır. Ancak sağlık sorunları nedeniyle eğitimini yarıda bırakmak zorunda kalmış, tedavi sürecinde edebiyatla bağlarını güçlendirmiştir. Şiire olan ilgisi, yazmayı bir varoluş biçimi olarak görmesinin bir sonucudur. Şiirlerinde özellikle yalnızlık, insanın içsel dünyası, toplumsal yaşamla olan ilişkiler ve bunlar arasındaki çatışmalar en çok işlediği temalar arasında yer alır. "Evler" adlı şiirinde, ev bir fiziksel mekân olmaktan çok bireyin ruhunun yansıması olarak karşımıza çıkar. Necatigil, sade bir dil kullanarak derin anlamlar üretir ve toplumsal yapının birey üzerindeki etkilerini de eserlerinde ele alır. Şiirinde, içsel dünyasına yaptığı yolculukla birlikte toplumu ve yaşamı sorgular, insanın kimliğini, varoluşunu anlamaya çalışır. Şiirlerinde Batı ve Doğu kültürlerinin etkisi görülür, farklı kültürleri harmanlayarak evrensel bir bakış açısı geliştirir. Behçet Necatigil'in yayımlanan şiir kitapları arasında, “Kapalıçarşı” (1945) ilk eseridir ve burada toplumsal yapının birey üzerindeki etkilerini inceler. "Çevre" (1951), bireyin içsel dünyasına odaklanan bir diğer önemli çalışmasıdır. 1953’te yayımlanan “Evler” ise, yalnızlık ve toplumsal ilişkileri sorguladığı anlamlı bir kitaptır. 1956 tarihli "Eski Toprak", geçmiş ile şimdinin ilişkisini işlerken, “Arada” (1958), içsel çatışmaları ve birey-toplum ilişkisini derinlemesine inceler. Necatigil’in şiirleri zamanla gelişmiş ve farklı dönemlerde çeşitli temalar etrafında şekillenmiştir. 13 Aralık 1979’da İstanbul’da hayata gözlerini yuman Behçet Necatigil, geride pek çok değerli eser bırakmış ve Türk şiirinin önemli isimlerinden biri olmuştur. Şiirlerinde her bir kelime, insanın içsel dünyasını, yalnızlığını, toplumsal ilişkilerini sorgulayan derin bir anlam taşır. Necatigil’in şiirleri, sadece edebi anlamda değil, toplumsal ve bireysel anlamda da insanın varlık mücadelesine ışık tutar. BEHÇET NECATİGİL ŞİİRLERİ Gizli Sevda Hani bir sevgilin vardı Yedi sekiz sene önce, Dün yolda rastladım Sevindi beni görünce. Sokakta ayaküstü Konuştuk ordan burdan, Evlenmiş, çocukları olmuş Bir kız, bir oğlan. Seni sordu Hiç değişmedi, dedim, Bildiğin gibi... Anlıyordu. Mesutmuş, kocasını seviyormuş, Kendilerininmiş evleri.. Bir suçlu gibi ezik, Sana selâm söyledi. Nilüfer Ben oraya koymuştum, almışlar, Arasına sıkışık saatlerin. Çıkarır bakardım kimseler yokken; Beni bana gösterecek aynamdı, almışlar. Kışken ilkyaz, sularımda açardı; Buzlu dağlar gerisine kaçıracak ne vardı? Eski defterlerde sararırmış yaprak. Beni bana gösterecek anlamdı, almışlar. Bir ışıktı yanardı gecelerde; Akşam, çiçekler uykuya yattı, Sardı karşı kıyıları karanlık- Beni bana gösterecek lambamdı, almışlar. Sevgilerde Sevgileri yarınlara bıraktınız Çekingen, tutuk, saygılı. Bütün yakınlarınız Sizi yanlış tanıdı. Bitmeyen işler yüzünden (Siz böyle olsun istemezdiniz) Bir bakış bile yeterken anlatmaya her şeyi Kalbinizi dolduran duygular Kalbinizde kaldı. Siz geniş zamanlar umuyordunuz Çirkindi dar vakitlerde bir sevgiyi söylemek. Yılların telâşlarda bu kadar çabuk Geçeceği aklınıza gelmezdi. Gizli bahçenizde Açan çiçekler vardı, Gecelerde ve yalnız. Vermeye az buldunuz Yahut vaktiniz olmadı. behçet-necatigil-square Solgun Bir Gül Dokununca Çoklarından düşüyor da bunca Görmüyor gelip geçenler Eğilip alıyorum Solgun bir gül oluyor dokununca. Ya büyük şehirlerin birinde Geziniyor kalabalık duraklarda Ya yurdun uzak bir yerinde Kahve, otel köşesinde Nereye gitse bu akşam vakti Ellerini ceplerine sokuyor Sigaralar, kâğıtlar Arasından kayıyor usulca Eğilip alıyorum, kimse olmuyor Solgun bir gül oluyor dokununca. Ya da yalnız bir kızın Sildiği dudak boyasında Eşiğinde yine yorgun gecenin Başını yastıklara koyunca. Kimi de gün ortası yanıma sokuluyor En çok güz ayları ve yağmur yağınca Alçalır ya bir bulut, o hüzün bulutunda. Uzanıp alıyorum kimse olmuyor Solgun bir gül oluyor dokununca. Ellerde, dudaklarda, ıssız yazılarda Akşamlara gerili ağlara takılıyor Yaralı hayvanlar gibi soluyor Bunalıyor, kaçıp gitmek istiyor Yollar, ya da anılar boyunca. Alıp alıp geliyorum, uyumuyor bütün gece Kımıldıyor karanlıkta ne zaman dokunsam Solgun bir gül oluyor dokununca. Behçet Necatigil hakkında makale veya tezleri incelemek istiyorsanız buradan ulaşabilirsiniz.
Bu yazımızda Behçet Necatigil'in hayatını kısa ve özetli bir şekilde okuduk ve inceledik. Yukarıda birkaç şiirini yazımızda paylaşmış olduk. İyi çalışmalar ve iyi günler dilerim. KAYNAKÇA

Etiketler

#tunahanhaksever.com #Tunahan Haksever #Behçet Necatigil #Türk Edebiyatı #Modern Türk Şiiri #Teknoloji #Yazılım #Kapalıçarşı Kitabı #Yalnızlık Teması #Türk Edebiyatında Gemi Temalı Şiirler #Cumhuriyet Dönemi Edebiyatı

YAZAR
tunahanhakseverprofili Tunahan HAKSEVER